The argument in favor of using filler text goes something like this: If you use real content in the Consulting Process, anytime you reach a review point you’ll end up reviewing and negotiating the content itself and not the design.

Contact Info

Social Links

Cemre Canset Bağan
A.Bihter Civelek

Yaratıcı Drama Eğitmeni
Co-Active Koç
Pazarlama Yönetim Danışmanı

Bu bölüm çok yakında güncellenecektir…

VERDİĞİ EĞİTİMLER

–  Öğle arası / İş çıkışı

–  Haftada 2 / 3 gün

Masa Başını Dengele: Optimum Postür

Beyaz yakalı ya da değil, 21. Yüzyılın gerçekliğinde gün içinde hepimiz uzun saatler masa başında oturuyoruz. Bununla da kalmıyor; arabada, kanepede, yemek yerken, sinema ya da tiyatroda vakit geçirirken çoğu zaman eğik ve öne doğru kapalı şekilde bir omurgayla duruyoruz. Bedenlerimizin “nasıl kullanılırsa o şekilde olma” eğilimi sayesinde de, seneler geçtikçe kamburluk gibi artık düzeltilmesi çok güç olan biçimlerde “yaşlanıyoruz”.

Günlük hayatı dengeleyecek çalışmalar yapmadan, genç ve esnek bir omurga ile yaşamamız mümkün olmuyor. Bu haftalık pratikler ile sürekli olarak bedeni optimum hizaya doğru yönlendirecek; omurga hattındaki yaşlanma ve dengesizlik, bedensel sertlik ve ağrılara veda edeceğiz. Bedensel pratiğin başında uyguladığımız nefes çalışması ve sonunda yaptığımız meditasyon ile, bütüncül bir genişleme ve gevşemeyi deneyimleyeceğiz.

Daha Özgür Bir Beden, Daha Özgür Bir Zihin (Yin)

Kasları ne kadar esnetsek de, etraflarında ya da aralarındaki boşluklarda bulunan ve her hareketsiz kaldığımızda (Gece uykularında, uzun oturma sürelerinde… vb) bizleri bir kat daha sararak kalınlaşan fasya isimli bağ dokuyu açmadan gerçek bir esneme yaşamazlar.

Bununla birlikte kasları kemiklere bağlayan tendonlar ve kemikleri birbirine bağlayan ligamanlar da uzayabilen; fakat sadece açma germe ile erişemediğimiz sert ve kıkırdak benzeri yapılardır.

Bu 3 unsuru derin bağ doku çalışmalarıyla açmak bizleri hissettiğimiz sertlikten, sabah sızılarından, dik durmaya ya da oturmaya çalışırken zorlanmaktan ve zamanla azalan hareket kapasitesinden özgürleştirir; daha geniş bir hareket alanıyla daha özgür ve en temelinden özgür bir hayat yaşamamızı sağlar. Özgür bir beden ise, geçmiş ve şartlardan özgür bir zihni, bir düşünme sürecini ve dolayısıyla dengeli bir duygu durumunu beraberinde getirir.

Sinir Sistemini Regüle Et -Stresi Kolaylıkla Savuştur

Bu zamanlarda stres, özellikle şehirli insan için kaçınması mümkün olmayan bir olgu. Stresle zihinsel baş etme yöntemleri olsa da nöro-bilimin son zamanlardaki keşiflerinden olan “bedenin kayıt tutması” durumu, bize bedenden doğru zihni ve bütünü yatıştırma şansını sunuyor. Çene sıkmaktan kısalan ön gövde kaslarına, vücudun farklı eklem ve dokularına kadar zihni takip eden çeşitli kısıtlar ve sıkışıklıklar deneyimliyoruz.

Güzel haber ise şu: Bedenle çalışarak sakinleştirdiğimiz tüm bu unsurlar, zihindeki kaydı ve etkisini de dönüştürüyor. Yani aslında fiziksele dokunarak, görünmeyene kadar dönüştürebilir; daha geniş bir tepki aralığına ve tahammül sınırına her gün bir adım daha yaklaşabiliriz.

Bu derslerde hareket, ses şifası, meditatif uygulamalar ile her neyi taşıyorsak artık bırakmaya doğru bir yolculuğa çıkacağız.

Yüz Yogasıyla Duygularını Seçerek Yaşa

Günün içinde sürekli hareket ediyoruz, kalktığımız andan yatana dek. Hatta yatarken de istem dışı hareketler yapıyoruz. Kimimiz hayatında spor, yürüyüş, esneme vb pratikleri barındırarak vücut kaslarımızı harekete geçiriyor, uzatıyor, güçlendiriyor ve fakat çoğumuz yüzü atlıyoruz. Yüzle ilgili yapılan şeylerin tümü “estetik ve güzellik” unsurlarıyla bağdaştırılıyor; adeta yüzümüzde de gün ve hatta gece boyu istemli istemsiz farkındalık dahili ya da haricinde çalışan sayısız kası unutuyoruz.

Yüz kaslarıyla ilgili olarak bilimin söylediği ve çok geçerli birkaç detay var; ilki sinir sistemi ile çene kaslarının ilişkili olması, ikincisi ise yüz kasları hangi ifade şeklindeyse onun sembolize ettiği hormonal durumun yaşanması. Yani aslında mutluluğumuzdan gerginliğimize kadar çoğu duyguyu, sadece yüzümüzü sürekli fark etmekten uzak kaldığımız için “aslında gerek bile yokken” deneyimliyoruz.

Bu derslerde hem tüm gün ifadeden ifadeye aşırı çalışan yüz ve mimik kaslarını dinlendirip hareket ettireceğiz, hem de sinir sistemi ve duygusal durumu günlük hayat içinde yönetmeyi öğreneceğiz.

Canlandırıcı Yoga

Enerjimiz her mevsim ya da her gün aynı olmaz. Güneşli bir günde sevdiklerimizle iken başka türlü hissederiz, bir kış günü dışarıdaki fırtınanın sesini dinleyerek masa başında çalışıyor iken başka türlü. Fakat enerjiyi bedenden doğru tüm varlığa çağırdığımızda, en bitkin ya da keyifsiz zamanları dahi daha büyük bir enerji, heves, motivasyon ile yeniden yaratabiliyoruz.

Bu derslerde kendi yaşamınıza da kolaylıkla entegre edebileceğiniz, titreşiminizi yükseltecek ve sizi çok daha iyi ve yüksek hissettirecek uygulamaları, neşeli ve eğlenceli bir şekilde deneyimleyeceğiz. Kendinizin enerji dinamosu olmaya, hayat ne getirirse getirsin ayağa daha kolay kalkmanızı sağlayacak bir donanıma sahip olmaya hazır mısınız?

MindfulFitness

Fitness eğitmenleri, sporcular, atletler ve bedeniyle sıkı çalışanların bir ortak noktası var: hepsi incinir. Eklem çevresi iltihaplarından kas yırtıklarına, disk kaymasından fıtığa, burkulmadan düşmeye kadar nice yaralanmalar öyle ya da böyle, hayatlarındadır.

Bunun çeşitli sebepleri arasına esnemeye yeterince önem vermemek; dolayısıyla ısınma ve soğuma çalışmalarını yetersiz yapmak da vardır, aşırı hırsla ve yarışma hissiyle kendi gerçeğinden uzak bir pratik uygulamak da…

MindfulFitness derslerinde tüm beden farkındalığı ile her kas ve eklemle, omurganın farklı bölgeleriyle, yüz ifadesinden nefes hızı ve derinliğine kadar kendimizi “fark edecek” ve bu farkındalığı merkezde tutarak fazlasıyla kalori yaktığımız, fazla olandan ayrıştığımız, hafiflediğimiz, güçlendiğimiz ve sıkılaştığımız çok eğlenceli bir zaman geçireceğiz.

Kendini heba etmeden, incitmeden ve kendine sevgi & özeni alanın pratiğin temelinde tutarak hareket etmeye başlamaya ve şekillenmeye var mısın?

  • Ortalama 4 saat

Kendi Fizyoterapistin Ol

Özellikle ekonominin bu denli değişken olduğu, geleceğin ancak belirsizlik bulutlarının arasından göz kırptığı bir dönemde masör, fizyoterapist, kayropraktr gibi uzmanları veya yoga ve pilates eğitmenlerini dilediğimizde yaşamlarımızda tutamayabiliyoruz. Fakat bedenlerimizde ağrılar, sızılar, sıkışıklıklar, zorlanmalar, takılmalar şeklinde kendini gösteren belli dengesizliklerle ilerlemek de farkına dahi varmadığımız bir süreklilikle verimimizi azaltıyor.

Bu atölyede öğrenecekleriniz ile daha geniş bir hareket kapasitesine doğru derin bir yolculuğa çıkacak; sürekli veya tekrarlayan ağrı ya da optimum hizadan uzak olan parçalarınızla nasıl çalışabileceiğinizi öğrenme fırsatı bulacaksınız. Tenis topu, kemer, havlu, yastık gibi çoğu zaman çoğu yerde kolaylıkla bulabileceğiniz yardımcı malzemelerle bundan böyle konforlu bir bedende yaşama yolunda rahatlıkla yürüyeceksiniz.

Aktif Kök Güç: Uyuyan Devi Uyandır

“Kök güç” referansını pilates, yoga, masaj, fizik tedavi ve diğer beden uzmanlarından sıklıkla duyarız. Bedenin çoğu hareketi yapışında kolaylaştırıcı etki sağlayan bu alan çoğu zaman karın kasları ile tanımlansa da, iç bacaktan ayaklara dek uzanan, bel çevresi ve sırt kaslarını da içeren bir yapıya sahiptir.

Karın kasları ise, bu yapının merkezidir. Kat kat kas ile bezeli bu alanı uyandırmak için belli teknikler ve hareketler kullanmak gereklidir. Bir defa canlandığında, gittikçe tüm hareket yapısının içinde aktif çalışmaya başlayacak olan bu alan, her daim “daha da güçlendirilebilmeye” açık bir potansiyel taşır. Günümüz görsel dünyası içinde güzellik ve fitlik ile bağdaştırılsa da, aslında güçlü bir karnın en büyük getirisi sağlıklı bir kas iskelet sistemidir.

Tüm bedene yayılmış bu alanı kuvvetlendirmenin faydalarından bazıları şu şekildedir:

  • Yüksek bir denge kabiliyeti,
  • Sağlıklı ve stabil hareket,
  • Diğer tüm fiziksel uğraş ve pratiklere yansıyacak bir güç,
  • Fiziksel merkezlilik ve dayanıklılık,
  • Daha zor yorulmak,
  • Omurga hattının doğal kavisini korumak ve fıtık gibi tahribat olasılıklarından uzak yaşamak,
  • Karın için organları tutan abdominal duvarın güçlenmesiyle daha iyi sindirim.

Geçmişi ve Zihni Bedenden Doğru Bırakmak

“Beden kayıt tutar” gerçeği ile son 10 senedir daha da yakından tanışmış durumdayız. Yaşanmışlıklar, incinmişlikler, zorlanmalar, stres, şiddet ve nicesi gerek duygusal gerek fiziksel olsun; dokularımızda, “ben” dediğimiz yapının içinde, öyle ya da böyle bir etki olarak yaşamaya devam ediyorlar.

Dönem dönem gece çene sıktığınızı ya da kaşlarınızı daha çok çattığınızı hissetmişsinizdir. Bir de “eskiden böyle değildi” dediğiniz yerler ya da daha önce hissetmediğiniz ama bir türlü geçmeyen ya da tekrarlayan kalıcı ağrılarınız vardır. Belki enerjiniz çok daha az, belki ne yaparsanız yapın geçmeyen sindirim sistemi sıkıntıları, baş, boyun, omuz ağrıları, hatta sürekli çarpıp incittiğiniz bir bölge de olabilir.

Bazı kaslar, yüksek bir ses duyduğunuzda bile tehlike ihtimaline karşı kasılıp kısalarak duruşunuza kadar etkileyebilir…

Bazı bölgelerin zihinsel zorlanma esnasında fonksiyon değişikliğine uğraması beklendiktir…

Gelin, taşıdıklarımızı, artık taşımamız gerekmediği halde taşıdıklarımızı birlikte keşfedip bırakalım.

 

Dengeli Beden

Denge, üzerine sadece spor branşlarında çalışılan fakat hepimizin hareket mekanizması içinde olan ve gelişmesi tüm yaşama faydalı bir unsur. Sadece iki ayak üzerinde durmamız bile aslında onun sayesinde bu mümkün, bizler fark etmesek de. 2 ayak üzerine yeni çıkmakta olan bir bebeği, hepimizin o çok eski halini göz önüne getirince aslında ne kadar büyük bir zorluk olduğunu görebiliriz. Yolun diğer ucunda, yaş aldığımızda da gittikçe azalan bir unsur; hatta özellikle kullanılıyor olmadığı sürece bedende gitgide zayıflayan bir algıdır.

Dengenin temel unsurları kulak içi sıvılar, gözün odak hali ve stabilizasyon sağlayan kaslardır. Biz son 2 unsuru kullanarak, tüm bedeni ve denge halini dönüştürebiliyoruz.

Peki bize faydası ne?

Daha uzun bir yaşam süresi: Uzun ömürlülüğün ölçütlerinden biri tek ayak üzerinde ne kadar süre denge kaybetmeden durabildiğimizdir

  • Daha iyi bir postür: Özellikle omuzlar, üst sırt ve bel bölgesinde gözlemlenebilir değişim
  • Daha güçlü ve stabil kaslar ve eklemler
  • Daha gelişkin bir iç hareket algısı (profriyosepsiyon), vestibuler sistem ve kas iskelet sistemi
  • Düşmeden yaşamak
  • Daha kolay iyileşen incinmeler
  • Artmış bedensel koordinasyon, yüksek bilişsel fonksiyon
  • Yürüme ve koşma biçimini geliştirmek

Bu atölyede bundan sonra hayatınzda tutup üzerine çalışabileceğiniz çok sayıda pratik öğrenecek, dengenizi dener ve geliştirirken epey eğleneceksiniz.

Her Gün Daha Esnek

Bu atölyede gerçek esnekliğin yalnızca kasları uzatacak egzersizlerle gelmediğini görüp, kaslar, tendonlar, ligamanlar, fasya, eklemler ve omurga hattı bütünü ile nasıl çalışmak gerektiğini öğreneceksiniz.

Sinir sisteminin 2 temel modunun, kaslar ve esneklik ile ilişkisini anlayıp; sinir sisteminizi yönetme tüyolarına hakim olacaksınız.

Sadece mat üzerinde değil; işte otururken, koltukta film izlerken, yatakta kitap okurken ya da başka uğraşlardayken esneklik arttırıcı uygulamaları nasıl kullanabileceğinizi göreceksiniz.

Anatomik sınırlarınız dahilinde, gelebileceğiniz en esnek yere uzanan yola birlikte başlayalım mı?

Mini FitnessAraları& İçerikleri

Her hafta ya da ayda, kendimize aynı şekilde zaman ayıramayabiliriz. Ekipmanlarımızın olmadığı, matımızın yanımızda bulunmadığı, hatta kalabalıktan sebep hareket için alan dahi olmayan yerlerde geçebilir hayat bazen.

Bu tür dönemler ya da günlük hayatın koşturması içinde “Nasılsa vaktim ve ortam yok, şartlar da optimum değil, yapmayayım” diyerek aslında kolaylıkla uygulayabileceğimiz bir çokmini pratikten mahrum kalmış oluyoruz. Oysa suyun ısınmasını beklerken sahip olduğumuz 1 dakikadan saç kuruturken olan 5 dakikaya, telefonla konuşurken geçen 30 dakikadan bir podcast dinlerken harcadığımız 1 saate; hayata eşlik edebilecek, fazlasıyla verimli çokça uygulama var

Araştırmaların gösterdiği, spor dışı hareket faaliyetleri hem yağ yakımı hem de bedenin optimum seyri için ikincil bir hareket alanı. Hayatına bedenine iyi gelecek mini uygulamaları de dahil ederek, daha verimli yaşamaya ne dersin ?

  • Ortalama 1-1.5 saat

Hareket ve Beden Kullanımında Doğru Bildiğimiz Yanlışlar & Doğruları

Çoğunlukla kendimiz olarak tanımladığımız, fakat hayat içerisinde kulaktan dolma bilgilerle idare ettiğimiz bedene dair gerçekleri, bilimsel ve pratik doğru uygulamaları, yanlış olduğunu bilmeyerek günlük hayatta tekrar ettiğimiz eylemler ve onların yerine koyabileceklerimizi paylaşacağım bu konuşmadan sonra yaşayışınız dönüşürken, git gide daha ağrısız, hafif, esnek ve canlı bir bedeni deneyimlemeye başlayacaksınız.

Kendini Hareketle Yeniden Yaz: Bedenden Doğru Zihni, Duyguları ve Yaşanmışlıkları Dönüştürmek

Yaşadıklarımızdan kalan izler, bazen bir kas, bazen omurga hattı ya da bir eklem çevresinde birikebiliyor. Kimi zaman fiziksel zorlamalar ya da tek tip hareket, kimi zaman duygusal ya da zihinsel zorlu süreçler, hormonel dengesizlikler ya da sinir sistemindeki disregülasyon; bizleri esenlikten uzak bedenlerde yaşamlara hapsediyor. Nasıl kambur oturmak artık daha rahat ve dik, iyi nefes alabileceğin, hayatı karşıya bakarak karşılayacağın postür adeta sağlıksız hissettiriyor ya; işte yaşanmışlığın bunun gibi çokça etkisi var bizle beraber hareket eden hatta bizim nasıl hareket ettiğimizi belirleyen. Gelin, birlikte göz atalım; optimuma dönüş nasıl mümkün.

Ağrı İçin Kişisel Çözümler

Her ağrıda fizyoterapistin kapısını çalmak, masaja gitmek, hastane randevusu almak uygun değildir; hatta anda elinizde imkan bile olmayabilir. Fakat ağrının kalıcı olmasının bizler için zihinsel ve psikolojik etkileri yoğundur, öyle olduğunu düşünmesek bile. Farklı bölgelerdeki farklı türde ağrılar için sinir sistemi çalışmaları, top ya da bloklarla uygulamalar, mobilite hareketlerinin yanında esansiyel yağlar, nefes teknikleri, akupresürvb çeşitli çözümler bulunuyor. Bu konuşmanın ardından gerektiğinde kendi ağrını geçirebilecek / hafifletecek uygulamaları öğrenecek, tekrarlayan ve geçmeyen hangi ağrı türlerinde hekime gitmeyi geciktirmemek gerek bunun ayırdına varacağız.

İçgüdüsel Yaşamak: Bedenin Ne Diyor?

Öğle yemeği zamanı geldi ve ofisten biri “Hadi bugün dürüm yiyoruz” dedi; hem kolay bir karar, hem de uyumlu olmak çıkıntılık yapmamak iyidir deyip sen de yedin. Peki acaba bedeninin ihtiyacı, yapacağı işler için gereklilik duyduğu içerikleri kendine sağlamış oldun mu? Peki bedeninin ihtiyaç duyduğu mineral ve vitaminleri bile senin bilicin vasıtasıyla isteyebileceğini biliyor muydun?

Farkındalıkla yemek gibi, dinlemek, seçmek, giymek, kullanmak mümkün. En kolay tercihe yönelmemek, andaki ihtiyacını gözetmek ve kendine daha iyi gelmek bir seçenek. Bu seçimi birlikte keşfedelim mi?

Farkındalıkla Hareket Etmek

Yataktan kalkışımız, masaya oturup kalkışımız, film izleyiş biçimimiz, bilgisayar karşısındaki şeklimiz ve nicesi aslında ezberden yaptığımız hareketler. Kimisi uzun seneler tekrar ve tekrar üzerine dengesizlik yaratan uygulamalar oluyor. Bedenin hareket ve dengelenme ihtiyacını, bir süre sonra görememeye işitememeye başlayabiliyoruz. Farkındalıkla hareket etmek, bu bağı yeniden kurmayı gerektiriyor.

Genç Beden &Uzun Yaşamın Püf Noktaları

Joseph Pilates’in“Genç bir beden esnek bir omurgadır” sözü, sadece basit bir cümleden ibaret değil. Japonya’nın Okinawa Adası sakinlerinin ömür süreleri ortalamasının 100 yaşın üzerinde olması, öylesine sadece genetik mirastan sebep değil. Beslenmeden harekete, düşünme sisteminden aile ve toplumla ilişkilere; genç bir beden ve uzun bir ömrün püf noktalarını uzmanlarının söylem ve eylemlerine bakarak anlayıp sonrasında da tercih edebiliriz. Bugün yapacağımız 1 derecelik bir değişim, sadece birkaç sene sonrasında bile bambaşka bizler ortaya koyacak.

Ses ve Hareketle Motivasyon Yaratma Sanatı

Hareket hareketi çeker, enerji ise enerjiyi.

Özellikle pandemi süreci ve sonrasında tüm dünyada anksiyete, depresyon, duygu durum bozukluğu, motivasyon ve tolerans eksiklikleri, yoğun streste artış gözlemlenmiş durumda. Halen önümüzde dünyanın birçok açıdan zorlandığı seneler bizi beklerken; bizlere düşen de kendi kendimizi yeniden harekete geçirecek, umutlandıracak ve canlandıracak güce sahip olmak. Aksi takdirde 2020 sonrası olarak tanımladığımız hayat, öncekine kıyasla hep daha düşük bir enerji ve isteklilikte yaşanacak. Sadece var olarak, ses ve hareketi kullanarak yolu daha kolay görecek ışığı yakmak mümkün. Tercihimiz ne?

Kolaylıkla Sakinleş: Sinir Sistemini Tanımak ve Yönetmek

Sinirlenmek, gerilmek, tetiklenmek, öfkelenmek de hayatın parçası. Her şey her zaman güzel ya da kolay değil. Ve fakat yolun sonunda, nasıl bir hayat geçirmiş olacağımızı belirleyen şey hangiduygu durumları bezeli günlerin yanana geldiğine bağlı olacak. Kendini duygular rollercoasterına kaptırmak da bir tercih, deneyimledikten ve duyguyu yaşadıktan sonra an’a odaklanarak bu bir tek yaşamı daha iyi hisle yaşamayı seçmek de. Sinir sisteminin 3 modu ve bu modlara giriş çıkış mekanizmalarını öğrenerek, kendinizibelli duygu ve deneyimlerin hissine gömülü kalmaktan çekip almaya başlayabilirsiniz.

Bireysel ve Toplumsal Travmayı Bedeni Kullanarak Şifalandırmak

Bedenlerimiz, kayıt tutar. Deneyimlerken zorlandığımız bir durumu zihnen kabul etmiş olsak da; sinir sistemlerimizde oluşan yük ile bedenlerimizde çeşitli ağrılar, fonksiyon eksiklikleri, hormonel değişiklikler, postürel dönüşümler, duygusal tepkiler yaşanmaya devam eder.

Travma yaratacak büyüklükte olaylar ve yaşanmışlıklar ister bireysel ister içinde olduğumuz topluluğa ya da toplumun tümüne etki edecek çapta olsun, tepkilerimiz benzer olur. Özgüvenden özşefkate kadar geniş bir yelpazede kendimizi ıskalamaya başlar, yeme içmeden uykuya dek bedenimizle çok ilintili konularda eskisi kadar verimli olamadığımızı fark edebiliriz. İyi haber, bu değişimlerin kontrolünün aslında bizde olmasıdır.

Travmatik deneyimleri bedeni kullanarak salıvermek için nöro-bilimsel bilgileri yaşamlarımıza nasıl entegre edeceğimizi, basit ve kısa uygulamalarla kendimizi yeniden nasıl merkeze getireceğimizi, zor zamanlarda ihtiyaç duyduğumuz desteği kendimize nasıl sunabileceğimizi ve hayata karşı nasıl daha geçirgen hale gelebileceğimizi paylaşacağım bu eğitimde, bildiğimizin bir adım ötesine varıp kendimizle bağımızı güçlendireceğiz.

Beynin ve Yaşamın Anahtarı: Dalga Boyları

Beyin farklı dalga boylarında çalışır. Bu dalgalar beta, alpha, delta, theta ve gamma dalgaları olarak adlandırılan; içinde bulunduğumuz modu belirleyen ve hayatı nasıl bir seviyeden, nasıl bir zihinle ve hangi yapabilirliklerle yaşadığımızı gösteren temel unsurlardır. Her birinin karşılık geldiği dalga boyları, EEG cihazı ile ölçümlenebilir.

Modern hayatın günlük koşturması ve iş yoğun yaşam biçimi sebebiyle, genellikle uyanık olduğumuz saatlerin çoğunu beta’da geçiririz. Beta dalgaları bize düşünme, odaklanma, tartıp biçme ve yapma alanlarını getiren; uyanık ve tetikte olmamızı sağlayan günlük işlev dalgalarıdır. Azlığı durumu, dikkat eksikliği (ADHD) ve depresyonla ilişkilidir. Yani hayatı idame ettirmek için, sağlıklı miktarda beta dalgası gereklidir.

Peki uyanık olduğumuz zamanın hepsini ya da çoğu kısmını beta dalgalarıyla geçirirsek nasıl bir hayat yaşarız? Hep tetikte, hep hesaplayan, çok düşünen ve planlayan, yapma odaklı; stresi yüksek ve anksiyete yoğun bir hayat!

Diğer dalgalar, içerisine bazen girip çıktığımız, içindeyken iyi hissettiğimiz fakat yönetmeyi okulda öğrenmediğimiz hallere karşılık gelir:

Alfa: Rahatlama seviyesi. Fiziksel ve zihinsel olarak uyanık; fakat rahatlamış ve hafif bir alan, meditatif bir hal. Sakinlik, stressiz olmak, iyi hissetmek buraya geçtiğimiz an mümkün.

Theta: Derin meditasyon ya da çok hafif uykudayken içinde bulunduğumuz alan. İyileşme, şifa burada kolaylıkla olur; ilham ve yaratıcılık akışı olan bir hal. Son senelerde sık duyduğumuz “thetahealing” çalışmalarında ismi geçen dalgalardır.

Delta: Uyurken delta dalgalarında işlev görürüz. 4hz altındaki bu alanda, rüyasız derin uyku vardır. Bu uyku halinden önce, beyni delta seviyesinde çalışırken bir konuyu çözümlemesi için programlamak mümkün.

Gamma: Bilinen en hızlı dalgalardır. Yüksek bilinç ve algılama, ruhsal uyanış, dönüşümle ilişkilendirilen bu dalgalar; ruhsal yükseliş sürecinin anahtarlarındandır.

Farklı beyin dalgalarını anlamak, onları yönetmek ve ihtiyacımıza göre içine girip kullanabilmek nasıl olurdu?

Bu paylaşımda önce beyin dalgalarını detaylı biçimde inceleyeceğiz. Ardından özel hertzlerde sesler ve müzikler, çeşitli pozlar ve bedensel uygulamalar, farklı odaklanma ve meditasyon çeşitleri ile her birinde bulunup, beden – zihin – duygu ve eterik alanda hislerini deneyimleyeceğiz.

Her şeyin iş olmadığı, hatta çoğu şeyin oluş halimiz olduğu bu yaşamda; beynini kontrol ederek yaşamını yaratmaya var mısın?

Liderin Duygusal Zeka ve Empati Gücünün Bütüne Etkisi

Başarılı ve dinamik tüm ekiplerin ortak yönü, birbirini anlamak ve birlikteliği anlamlandırmaktır. Şirketler ve kurumsal yapılarda anlayış kültürü üst kadrolar ve yönetim tarafından kabul edilirse, şirketlerin diğer paydaşları tarafından güçlü bir şekilde sahiplenildiği bilinmektedir.

Bir liderin kendi duygu ve düşüncelerini tanımlayıp, kabul edip, kontrolü dahilinde eyleme dönüştürmesi; diğerlerinin de sözlü ya da bedenden doğru dışa vurulan duygu ve düşüncelerini anlayıp birlik hissi içinde yönetmesi, işletmenin dengeli ve huzurlu akışı ve gelişimi için eşsiz bir öneme sahiptir.

Bu paylaşımdaki temel unsurlar şu şekildedir;

  • Duygusal zeka seviyenizi, duygu açısından güçlü yönlerinizi fark etmek
  • EQ’nuzun geliştirilebilecek yönlerini tanımak ve kendinize bir yol haritası çizmek
  • Diğerini anlamadaki becerinizi, empati yetinizi görmek
  • Sözsüz iletişimi beden dili ve enerji üzerinden çözümlemek
  • Bir kişiyi değil, bir grup kişiyi, bir ekibi doğru okuyup yönlendirebilmek

Öz Motivasyon Yaratırken En Önemli Araç : Öz Disiplin

Motivasyon, son birkaç senede dünyaca zorlandığımız bir konu. Normlardan çıkış, çalışma hayatının dönüşümü, ekonomik koşullar, belirsizlik ortamı, dünyanın dengesinin yavaş yavaş kaybolduğunu görmek ve daha nicesi; insanın içten doğru gelen yaşama ve yapma heyecanı olan bu neşe dolu edim halini baltalamış durumda.

Yalnızca ev alanında bile yaşansa, bu içsel halin hayatın tüm alanlarına yansıdığını ve çeşitli etkiler yarattığını biliyoruz. Pazartesi başlanacak diyetler, hafta sonu yapılacak yürüyüşler, o ayda bir şehirden uzaklaşma arzusu, yeni bir kitaba başlamak ve sonuna dek aynı heyecanla gidebilmek, ilişkiler içerisinde belli bir paylaşım heyecanını baki tutabilmek bu dönemde daha önceki zamanlara kıyasla daha zorlayıcı. Peki yeniye o motivasyonu nasıl getirebiliriz?

Kazanımlar :

  • Disiplinsiz motivasyonun saman alevi misali halini tanımlamak, tanımak
  • Kendi öz disiplinini, motivasyon için ateşleyici ve yakıt yapmak
  • Öz disiplinin kararlılığını diğerlerine doğru yaymak
  • Ekibin motivasyon seviyesini fark etmek, hayali ve sözde motivasyonu ayırt edebilmek
  • Diğerinin öz disiplinine erişmesine ışık olmak

Değerli ve Ait Hissetmek : Verimde Çarpan Etkisi

Günümüzde özellikle y ve z jenerasyonlarının iş hayatındaki en büyük arzusu, görülmek, sayılmak, aidiyet hissetmek ve takdir edilmek. Çalışmayı, uyanık kaldıkları sürenin yarısı olarak tanımlayan ve karşılığında belli duygular ve deneyimler arayan 40 yaş altı kişiler; eğer bu tamamlanmışlığı hissetmiyorlarsa “sessiz vazgeçiş” yoluna giriyor ve kendilerinin ancak yarısını, yarı verim ve emeğini iş yerine verip, yapabileceklerinin ancak ufacık bir kısmını yapmayı tercih ediyorlar.

Şirketler için tespiti zaman ve dolayısıyla verimlilikten alan bu durumu kontrol etmek, ancak onlara değerlerini hissettirmekle mümkün.

Kazanımlar:

  • Jenerasyonların iş hayatındaki beklentileri ve motivasyonlarını anlamlandırmak
  • Aidiyet duygusunun sinir sistemi üzerindeki etkisini fark etmek
  • Verme kültürü : değer verdikçe değeri geri toplamak
  • Verimden doğan mutlulukla sistemin yeniden beslenmesi
  • Değerli hisseden ekibin, birbiriyle verimli ve dengeli iletişim hali
  •    3 – 5 gün

Bedenini Kullanarak İyileş

  • Sinir sistemi anlatısı ve çalışmaları
  • Doğru ve gerekli hareket
  • Nefes çalışmaları
  • Güneşe selam & Aya selam yoga serileri
  • 5 temel yin pozu
  • Yatış, kalkış, yürüyüş, oturma, izleme için doğru pozisyon ve hareket biçimleri

Genişle

  • Optimum postür egzersizleri
  • Yin yoga ve derin bağ doku esnetme açma çalışmaları
  • Kasları esnetmenin farklı çeşitleri
  • Zihinsel genişleme için hertzleri ve beyin dalgalarını kullanmak
  • Duygusal genişleme : Güven ve özgüven
  • Çakralar ve hayatla bağlantılı konular üzerinden genişlemek ve yerini bulmak için yol haritasını birlikte çıkarmak

Doğana Dönüş: Sessizlik İnzivası

  • Restoratif yoga
  • Vinyasa yoga
  • Hayvan hareketleri
  • Trekking ve/veya bayır koşusu
  • Esneklik çalışmaları
  • “An’da sen kimsin?” günlük sohbet ve çalışma defteri

Enerji ve Motivasyon Yaratma Sanatı

  • Enerjiyi yükseltecek egzersizler, sesler, şarkıları bütünleştirmek
  • Meridyenleri ve çakraları stimüle edip enerji akışını arttıracak uygulamalar
  • Zihin ve düşünce yoğunluğu: Enerji kaçaklarını tespit etmek
  • Motivasyon kaynağı yaşam amacını bulmak / yeniden keşfetmek
  • Mindfulness egzersizleri
  • Nefes egzersizleri

Yeni Normalde Yeni Seni Keşfetmek

  • Hatha yoga
  • Yoga nidra ve derin meditasyon
  • Bedenini ve nefesini tanı: Neredesin?
  • 2020 sonrasında değişenler, sende değişenler: Yaşamından gidenler ve yaşamına gelenler
  • “An’da ihtiyacın nedir?” günlük sohbet ve çalışma defteri
  • “Yeniden planlama: Yolculuk şimdi nereye?” çalışma